Ağaçkakan
(Biraz) mesafe
[Bölüm 1: Ağaçkakan]
Nafile fakat inandım elinden bi' başka şey gelmeyen
Soğukkanlı sigortasız katile
Ve anladım tikin taka ulaşma ihtiyacını
Vakitse geç oldu ve yine de şafak bakire

Duymak namümkün kah öldük, kah sövdük kaktüstük
Bu kaç taahhütlü maktuldü
Ben aklına sığana kadar taştım ırmağından
Afitap ve beş buçuk kum lirası keyfe makbuldü

Yaşamak bana da müstahak kuzen
Bir gezginin o tulumundan rüyalarını çaldım hep
Plan budur bir sabah kalk ve geceyi akşam et
Çat pat bir Türkçeyle katlanma kendine

Bir nevi kaçaktır tüm sigaralar
Çünkü dumanı döner geldi ülkenin en ücra limanına
Sokakta bi' ağıt yok ve elim çarptı boşluğa yo!
Kafama dank ediyor bazı Fransızca şarkılar

Nasılsa fiyakalı ben eğleniyorum caka alıp
Hararеti ile sohbetin ben sıkılıyorum sana bakıp
Nasılsa fiyakalı bеn eğleniyorum caka satıp
Aklımda takriben mahvoldu dünün adı
[Bölüm 2: Type Wheel]
Aklandım, yıkanıp paklandım
İçimde yıllarca kaçıp kaçıp saklandım
Tadımda evrilip evrilip zaman yaşlandı
Devrilip devrilip garip adım taşlansın

Küfrettirme şimdi bozuk plakların morguna
Karlı kışlı, kıyametli kanlı bitti sorgular
Bol tutan; zincirlerimi elleriyle bol tutan
Kaçar giderdin, olsaydın yerimde; korkudan

Yolculuk var surat biç kendini korkuluktan
Durma durma kaç kurtul aptal topluluktan
Dönmek mühim değil, gitmek kadar nasılsa
İntihardan sonra asla ölmek mühim değil

Zaman dedik en başın en sonunda
Can kolunda iplik iplik döküldü kainat bodrumunda
İnan benim için hiç bir şeyin önemi yok
Kaçılacak bir memleket, açılacak bir pencere

Tadında gariplik var, aklında mesafe
Yanımda zariflik var, kanımda kinaye
Katıldık hayata cümle kurduk ila ben
Bu düşüş canımı yakıyor biraz mesafe